KİTAP BASIN BÜLTENLERİ


DİLHAN, BELGESEL NEHİR ŞİİR KİTABI BASIN BÜLTENİ 

Dilhan, belgesel nehir şiir kitabıdır. Dilhan seksen iki birim ve 2429 dizeden oluşur. Elektronik Yayın Derleme Sistemi, 28 Ekim 2021’de kitabı onaylamış, 29 Ekim 2021 tarihinde de blok, sosyal medya kanallarında erişime açılmıştır. Güncel durumun yansıtılması gereği ve ek dizeler yazıldığından yayından kaldırılıp 2. Sayısal Sürüm olarak  07 Kasım 2025 tarihinde EYDES tarafından onaylanıp tekrar erişime açılmıştır.

‘Uzan Dilhan şöyle dizimin dibinde
Memleketimin mavi sabahından özet geçeyim’

 

dizeleri, yaşadığımız çağın sosyo-politik, psiko-sosyal ve felsefi görünümü üzerinde geniş açılı bir gezintinin öncüsü oldu. Bu coğrafya ve çağımız, sanata yataklık yapan öylesi bir ortam ki şiir belgesel nehir şiire dönüştü…


 (…)
Gönül çalmak değil işimiz Dilhan
Koşumsuz atları çayıra salmak da
     Şiir bir sanatsa eğer       
çağın kıvancını, utancını
Makamında dört başı mamur ağırlamak.
     Bakma sen ucu sivri dizelerime
İğneyle kazdığımız dipsiz kuyudan
Vargeller hep üstümüzdeydi,
                 biraz da ağırlığından.    
 (…)

 Kitap, yaşadığımız çağın bana yansıyan özet görüntüsüdür. Şiiri politize etmemek ve dilsel şiddete düşmemek için, yaşanagelen olay ve olguların bana yansıyan görüntüsünü olabildiğince şiir tekniğine uygun kurgulamaya özen gösterdim. Ne var ki bu coğrafyanın güncel durumu öylesine kanayan bir yara ki ister istemez Dilhan, sorunların duyarlı yanlarına gidip gidip saplandı. Ortamın ağır havası, şiirin dekoruna dönüştü.

Dil sanatlarında amaç, var olan ya da duyumsanan duygu, olay ve olgulara sanat diliyle estetik değer yüklemektir. Bu nedenle; şiirsel anlatım, anlamsal çerçeve, imge kurgusu ve ses dengesi gibi şiir tekniklerini olabildiğince uygulamaya çalıştım. Yaşanan, duyumsanan ve duyarlı alanların arasında bir denge kurdum kanısındayım. Gerçeklikle çelişmemek için, şiirde karamsar görüntüleri yoğun olarak öne çıkardım; bunun bilincindeyim. Bunca deneyim, bilgi, birikim ve tanık olduğum veriler gereği, olay ve olgulara karamsar yaklaşmam ya da öyle duyumsamam normal bir durum olmalı… Ancak ne olursa olsun umut, her zaman diri ve şahlanmaya hazırdır. 

(…)
 Korkma Dilhan zaman ilaçtır;
                                   taş gediğini bulur,
                        Felsefe uygun, temel sağlam;
                                               çağ ışığını her türlü alır…   
                                                                                   (…)

dizeleriyle, içinde bulunduğumuz durum ne olursa olsun sonunda insanın, en doğruyu ve uygulanabilir olanı bulacak olmasıdır.

Sözcük cimriliği, elsiltili anlatım ve sapma gibi şiir teknikleri en az düzeydedir. Duru bir dil kullanılmıştır. Sanatın gereği olan anlatım biçimini yakalamaya yönelir. İmge kurgusu, çağın iz bırakan belirli olay ve olgularının derinliklerine yaslanır. Çağdaş bir gelecek algısını üstü örtük şekilde önerir… Gerçeği, süregelen olgu ve olayların içinde arar.

Yazdıktan sonra gördüm ki Dilhan, dönemin psiko-sosyal ve sosyo-politik ortamını boy aynasına koyan belgesel bir nehir şiir olmuştur. Bu özelliğinden dolayı, sahne sanatlarında da kullanılabilir düşüncesiyle; konu, içerik, süreç, bütünlük, bağlaşıklık, tutarlılık, ritim, ezgi ve şiirsel akışa özel önem verdim. 

Gelecek kuşaklara güveniyorum. Her kuşağın; bilgi, birikim, coğrafya ve zamana bağlı kendine özgü yaşamı tutuş ve ortaklık ediş biçimi vardır. Buna benzer ve bundan çok daha iyi şiirler yazacaklardır. Bugün ne kadar çabalarsak çabalayalım, güncel durumu okuyabilme ve görebilme yeteneğimiz neyse sonuç onunla koşuttur. Ne var ki bizim kuşağımız, kuralların içinden sıyrılıp özgür bir dünya algısını henüz içselleştirememiştir. Düşüncesini dile getirirken bile, bir yanıyla korku ve tereddüt yaşayan; bunun da, son derece normal olduğunu varsayan bir yaklaşım içindedir. Son kuşaklar, bu tür yaklaşımı kıracak dünya görüşüne sahiplerdir.  

Dilhan, ortalama iki bin dört yüz dizeye ulaşmış ve yayımlanmış olmasına karşın bitirilmesi olası olmayan bir şiir olduğunu, sürdürülmesi gerektiğini düşünüyorum. Gelecek kuşaklar sürdürür umuduyla Dilhan’ı şu dizelerle sonlandırdım. Ayrıca, olanağım olduğu sürece şiire yeni dizeler ekleyeceğim…

(…)
  Kuşkum yok yerini alır ardılı, alacak         
Yapılır, yapılacak bu toprakların oratoryosu
Çıkarılacak densiz çağın özeti
     İsterim;
       yapılsın, yazılsın
                         gönenmişi, içlisi, bitimsizi;
                                               yanmadan, yıkılmadan,
                        sarılıp, savrulmadan…
                                    zamanım gibi 

            Korkudan, kaygıdan,
                        Hukuksuzluktan
                                                umutsuzluktan değil;    
                                 Sevinç yüklü    
                              gümrah duygudan…
(…)

 

Bir coğrafyanın felsefesini kavrayıp stratejik bir gözle betimleyip aktaran geleceğin yazar ve şairlerine şimdiden selâm olsun…  Sözü şiire bırakıp Dilhan’ın son birimlerinden biriyle bitirelim bülteni.

 

(…)
Kuruluş felsefesine
                        kumpaslar kurulsa da
            Darbe bahanesiyle darbe üstüne
                                    darbeler vurulsa da
                        Demokrasi kılıcıyla mistik yetmeler
                                               yağlı dünyaya sürülse de
       Uğruna verilen canlar,
                        Cayır cayır yanan ormanlar
                                   Tabut arkasından ağlayan
                                                           Bu analar bizim.
Süsleyip bezesek de,
                        Her tür suçu öteye sektirsek de
       yoksulluğu erdem, karayı beyaz göstersek de
            Kuyruğumuz dimdik, kaşığımız apak görünsek de
Bir lokma ekmeğe,
            Bir çuval kömüre muhtaç bu insan
                                   Elma gibi eşeleğinden çürüyen
                                                                       Bu devlet bizim.
Yer yerinden oynasa,
       gök başımıza çökse
            Aklımıza omuz verdik,
                        uygarlık yolundayız Dilhan
                                   Haydi yürüyelim;
                                   “Sert adımlarla her yer inlesin[1]
                                                           “Bu memleket bizim[2]

 

Not: Bağlantılardan kitaba ulaşabilir, okuyabilir ya da indirilebilirsiniz.

Sosyal medya hesaplarımdan kitabı indirip okuyabilirsiniz.

[1] A.Ulvi Elöve’nin Gençlik Marşı şiirinden alınma dizedir. 

[1] Nazım Hikmet’in Davet şiirinden…


https://www.facebook.com/groups/1599953170100351/files  



"SAF SANATTAN İNSANA, ŞİİR ÇÖZÜMLEME TEKNİĞİ VE ŞİİR ELEŞTİRİSİ” İSİMLİ E-KİTABIN BASIN BÜLTENİ...


“Saf Sanattan İnsana, Şiir Çözümleme Tekniği ve Şiir Eleştirisi” isimli kitabım, sanatın neden sanat onuru içinde sanatsal tutumla sürdürülemediğinin altında yatan gerekçeleri ortaya dökmeye çalışır. Sanat, sanatçı, okur ve ortamı alışılmadık bir perspektiften görmeyi dener ve bilgiye dayalı sıra dışı önerilerle karşınıza çıkar. Ayrıca, sanat ve sanatın algılanma biçimi ile sanat ve insan arasında olması gereken ilişkinin niteliği ele alınır ilk bölüm boyunca. İnsanın sanat üretme gerekçesinden sanatın amacına, sanat dönemlerinden sanat eğitimine kadar pek çok alanı sanat bilimi ile diğer bilimler ışığında irdeler. Bu arada sanatsal ve yaşamsal deneyimlere de dayanarak şiire ve sanata yönelik yeni öneriler ileri sürer. Bunun yanında sanatçıların, süreğen içsel ve sosyal yaralarını görüntüye taşıyarak çözümüne ilişkin verileri incelemeye çalışır.

Saf imgelemden saf sanata ve saf sanattan daha duyarlı, estetik kaygısı gelişmiş insana varışın önünde duran sorunların izdüşümü resmedilir. “Tam insan”a ulaşmanın sırrının “Sevgi Eğitimi, Duygu Yönetim Eğitimi ve Sanat Eğitimi”nde gizli olduğunu açamaya çalışır okurlarına…

Kitabın ikinci Bölümü, Şiir Çözümleme Tekniği’ni ele alır. Bu teknik, şiirin varlık katmanlarını inceleme esasına dayanır. Şairin imgelem sürecinden şiiri yaratışına, şiirin okurda yarattığı en son erekten gelecekte iletisindeki devinime ve şiire artı değer katan tüm unsurlara kadar toplam şiirsel süreci kapsar. Şiirin iç organları dâhil, şiirin canlılığını ilgilendiren tüm elemanlarını işlevleri ile birlikte görüntüler. Tıpkı dünya ve yaşamın belirli ruhsal ve fiziksel katmanlardan oluştuğu gibi, şiir sanatı da kendine özgü katman yöntemi üzerinden incelenir. Bunun yanında, şiirin kurgusu, şiir dili tekniklerini ve şiirin okurla karşı karşıya gelmesinde ortaya çıkan etkiyi açıklamaya ve daha nesnel sonuçlara ulaşmaya çalışır. Diğer taraftan bir şiirin ne olup olmadığı, nasıl yazıldığı gibi sorulara ayrıntılı art alan bilgisi sunar.

Şiir sanatında var olan katmanların çözümü ve bu katmanların açılımından daha önce dillendirilmemiş iki kurama ulaşılır. Bunlar; “Rastlantısal Anlam Kuramı, Çağrışımsal İmgelem Kuramı’dır.  

Kitabın üçüncü bölümünde “Eleştirmen ve Şiir Eleştirisi” ele alınır. Dinsel ve ideolojik taraftarlık veya ekonomik zorunluluk gibi zihin baskı yöntemlerini aşmış, tarafsız, bilimsel donanımlı, özgür ve özgün eleştirmen arayışına çıkar ve şiir dünyasında daha nesnel bir eleştiri sisteminin nasılına yanıt bulmaya çalışır. Şiir Çözümleme tekniği esasları çerçevesinde Katman Edebiyat Eleştiri Kuramı’nı öne sürer. Ayrıca eleştiri ve eleştirinin eleştirisinin, çağımız sanatsal gelişim ve dönüşümleri için artık bir okul niteliğine kavuşması gerektiğini savunur.

Bunlar; sadece şiir ve dil sanatları için temel çözüm ve eleştiri yöntemini oluşturmaz; aynı zamanda yaşamsal bir dünya fotoğrafı ile sanatsal bir dünya görüntüsünü ortaya koyar. Ek olarak tüm sanatların çözümü ve eleştirisi için temel bir yaklaşım oluşturur. Ayrıca Dünya ve Türk sanatında, özellikle şiirinde yıllarca tartışma konusu olmuş konuları magazinsellikten çıkararak bilimsel bir yaklaşımla açıklık getirir ve yeni öneriler ileri sürer. Okuyacağınız kitap sadece Türk sanatına değil; dünya sanat literatürüne kazandırılması gereken teknik, öneri ve kuramlar içeren ayrıntılı bir çalışmadır. 

Kitap, Şiir Çözümleme Tekniği’ni ele alır. Bu teknik, şiirin varlık katmanlarını inceleme esasına dayanır. Şiirin iç organları ile şiirin canlılığını ilgilendiren tüm ögeleriı işlevleriyle birlikte görüntüler. Bunun yanında, şiirin kurgusu, şiir dili tekniklerini ve şiirin okurla karşı karşıya gelmesinde ortaya çıkan etkiyi açıklamaya ve daha nesnel sonuçlara ulaşmaya çalışır. Diğer taraftan bir şiirin ne olup olmadığı, nasıl yazıldığı gibi sorulara ayrıntılı art alan bilgisi sunar.

Bu arada, daha önce dillendirilmemiş iki kurama ulaşılır. Bunlar; “Rastlantısal Anlam Kuramı, Çağrışımsal İmgelem Kuramı’dır.  

Kitabın üçüncü bölümünde “Eleştirmen ve Şiir Eleştirisi” ele alınır. Şiir Çözümleme tekniği esasları çerçevesinde Katman Edebiyat Eleştiri Sistemi’ni öne sürer. Ayrıca eleştiri ve eleştirinin eleştirisinin, çağımız sanatsal gelişim ve dönüşümleri için artık bir okul niteliğine kavuşması gerektiğini savunur.

Sonuç olarak kitap, sadece şiir ve dil sanatları için temel çözüm ve eleştiri yöntemini oluşturmaz; aynı zamanda yaşamsal bir dünya fotoğrafı ile sanatsal bir dünya görüntüsünü ortaya koyar. Bunlara ek olarak tüm sanatların çözümü ve eleştirisi için temel bir yaklaşım oluşturur. Okuyacağınız kitap sadece Türk sanatına değil; dünya sanat literatürüne kazandırılması gereken teknik, öneri ve kuramlar içeren ayrıntılı bir çalışmadır.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Sanatsal Denemeler (Denemeler-3)

  Yaşar Özmen, Sanatsal Denemeler-3 Yaşar Özmen, Sanatsal Denemeler-3 SANATSAL DENEMELER (DENEMELER-3) Yaşar Özmen   Sayısal Sürüm-1...